Feldenkrais® Nedir?
Feldenkrais Yöntemi, birbirinden farklı yüzlerce dersten oluşan, zihin-beden koordinasyonu üzerine kurulu ve keşfetmeye dayalı psikosomatik bir öğrenme yöntemidir.
Bilim insanı Dr. Moshe Feldenkrais tarafından geliştirildiği için onun ismiyle anılmaktadır.
Kendini değiştirmek ve geliştirmek isteyen her yaştan ve her kesimden kişi için uygun olan yöntem, sporculardan performans sanatçılarına, kronik ağrı çekenlerden, nörolojik rahatsızlığı olan ya da fiziksel engeli bulunan kişilere, mesleki deformasyona bağlı şikayetleri bulunanlara kadar birçok farklı alanda fayda sağlamaktadır.
Dünyada yaklaşık 75 yıldır uygulanan, ülkemizde sertifikalı eğitmenlerin yetişmesiyle yaygınlaşmaya başlayan Feldenkrais Yöntemi, kolaylık ve zarafeti birleştiren yapısıyla etkili bir alternatif olarak hareket disiplinleri arasında yer almaktadır.
HAREKET HAYATTIR!
“Hareket hayattır, hayat bir süreç. Sürecin kalitesini iyileştirirseniz, hayatın kalitesini iyileştirirsiniz.”
M. Feldenkrais
Feldenkrais Yöntemi; fizik, biyomekanik ilkeleri ve deneysel bir öğrenme ve insan gelişimi anlayışına dayanır. Zihin-beden ilişkisindeki eksik parçaların keşfedilmesi, sisteme eklenmesi ve/veya tekrar kazanılması için “hareket”ten yola çıkar. M. Feldenkrais “Hareket hayattır” der. Nefes alıp vermeye devam ettiğimiz sürece hareket devam eder.
Bedenimiz nefes almak, yutkunmak, çiğnemek gibi hayati fonksiyonlardan, ustalık gerektiren özel yeteneklere kadar her türlü hareket için yaşam boyu çalışır. Yani her an hareket halindedir ve bizi “ayakta tutar”. Bedenimizle kuracağımız sağlıklı ilişki, tüm bu fonksiyonların sağlıklı işlemesiyle doğru orantılıdır.
NASIL BİR YÖNTEM?
Dr. Moshe Feldenkrais’ın tasarladığı şekliyle Feldenkrais Yöntemi, travmadan ve kişisel tarihimizden, toplumsal ve kültürel kısıtlamalardan, alıştığımız düşünme, hissetme, algılama ve hareket etme yollarından özgürleşmek üzerine çalışır. Her bireyin güven içinde yaşama ve potansiyelinin tamamını harekete geçirme hakkı ile dayanışma içindedir.
Yöntem keşfetmek, öğrenmek ve iyi’leşmek için ihtiyacınız olan güvenli ortam ve zamanı size sunar. Bu süreç ise tam ve bütün olmanın, dolayısıyla daha kaliteli bir yaşamın kapılarının kolaylıkla açılmasına yardımcı olur.
Feldenkrais dersleriyle algınızı genişleterek, alışkanlıklarınızın ve gerginliklerinizin daha fazla farkına varır ve yeni hareket yolları geliştirirsiniz. Kolaylıkla hareket açıklığınızı arttırabilir, esnekliğinizi ve koordinasyonunuzu geliştirebilir, zarif ve verimli hareket için doğuştan gelen kapasitenizi yeniden keşfedebilirsiniz. Nasıl hareket ettiğiniz, yaşamda nasıl ilerlediğinizle paralel olduğundan, bu gelişmeler genellikle düşünme, duygusal düzenleme ve problem çözme yeteneklerinizi de geliştirecektir.
Dersler, Hareket Yoluyla Farkındalık (ATM) grup dersleri ve Fonksiyonel Entegrasyon (FI) bire bir dersler şeklinde iki bölümden oluşur.
Moshe şöyle der: "Halihazırda ne yaptığın hakkında bir fikrin yoksa, yapmak istediğini de yapamazsın."
NE KADAR AZ O KADAR ÇOK!
“Hareketimizdeki küçük değişimleri anlayabilmek için öncelikle hareketimizdeki çabayı azaltmalıyız. Daha incelikli ve ergin bir hareket kontrolüne ulaşmanın tek yolu algıları en küçük değişimleri bile fark edecek hale getirerek duyarlılığı arttırmaktır.” M. Feldenkrais
Moshe Feldenkrais yavaş ve rahat hareket etmeyi, hatta durmayı kullanır yönteminde. Bunun farklı sebepleri vardır. Yöntem ‘organik bütünlük’ ve ‘beden fonksiyonlarının yeniden düzenlenmesi’ konularına özellikle odaklanır. Bunların ise ancak öğrenme ile gerçekleşebileceğini söyler Dr. Feldenkrais. Öğrenme, çocukluğumuzla başlayan bir süreçtir. Bu süreçte yaşanan herhangi bir bozulma, fonksiyonlarımıza da yansır. Bunun yeniden düzenlenmesi için Feldenkrais, ‘yeniden öğrenme’ kavramını ortaya atar ve öğrenmenin koşulunu da farkındalık olarak tanımlar. Farkındalığın temel unsurlarını ‘düşünme’, ‘hissetme’, ‘hareket etme’ ve ‘duyularla algılama’ olarak belirler. Duyulardan kasıt sadece beş duyumuz değildir. Sinir sistemimizde önemli bir yeri olan 'kinestetik' duyumuz da buna dahildir. Kinestetik duyu, içinde bulunulan fiziki ortamda ve zaman diliminde, bedenin kapladığı alanın algılanması ile ilgilidir. Kinestetik duyu sayesinde parçalar arası ilişki, bedenin hacmi, ne kadar güç kullanıldığı ve bu gücün nasıl uygulandığı algılanır. Elde edilen veriler sinir sistemine iletilir. Kinestetik duyunun hareket edişimizi düzenlememize önemli katkısı vardır. Ayrıca bu algılayış, ben imgesi ile doğrudan bağlantılıdır.
Moshe Feldenkrais’ın altını çizdiği biçimde yavaş hareket ederek alışılmışın dışında bir pozisyonda kalan kişi, mekan-zaman ilişkisi içinde ben imgesine dair algısını yeniden gözden geçirmek durumunda kalır. Sinir sisteminin öğrenmeyi daha kolay ve başarılı bir şekilde gerçekleştirebilmesinin yolu, kişinin herhangi bir uyarandaki değişimi fark edebilecek yavaşlıkta hareket etmesidir. Beden ne kadar gerilimsiz ve rahat olursa, kişinin küçük değişimleri fark etme olasılığı o kadar artar. Bu yüzden yöntem sonuçla değil süreçle ilgilenir. Yavaş ve rahat hareket edildiğinde öğrenme daha hızlı gerçekleştiği için sonuç da kaçınılmaz olarak etkilenecektir.
İnsan, kendi doğasından ve parçası olduğu bütünden kopuk olduğunda eksik hisseder. İnsanın kendisiyle ve evrenle kurduğu bütünsel ilişki her şeyi dönüştürme gücü verir. Tam ve bütün hissetmek insanı dengeye getirir. Bu yüzden yavaşlamak ve hissetmek çok önemlidir.
HAREKET YOLUYLA FARKINDALIK grup dersleri nasıl uygulanıyor?
“Kimse acele içinde, itiş kakış arasında öğrenemez. Kişi bir eyleme aşina hale geldiğinde, hızı ve gücü kendiliğinden artar.” M. Feldenkrais
Hareket Yoluyla Farkındalık grup dersleri, eğitmenin sözel olarak yönlendirmesi ile yürütülür. Eğitmen, katılımcılara belirli hareket dizgeleri verir. Katılımcılar, hareketleri çok yavaş bir şekilde kendi tempolarında uygular. Ortalama 45-60 dakika arasında sürer.
Dersler, kademeli olarak daha geniş aralıklı ve karmaşık hareketlere dönüşen rahat ve kolay hareketlerden oluşur. Feldenkrais Yöntemi'nde, basit yapı ve fiziksel talepten, daha komplike derslere kadar tüm hareket kabiliyeti seviyeleri için değişen iki binden fazla ders vardır.
Uygulanan hareketler, gündelik hareket alışkanlığımızı kıracak niteliktedir. Katılımcının kendi hareketlerinin örgüsü, akışı ve bağlantıları hakkında farkındalık geliştirmesine olanak verir. Taklide dayalı değildir. Eğitmen, hareketin kişinin imgeleminde ve algısında canlanmasına yönelik önermelerde bulunur. Bedenin harcadığı fazladan eforun, aşırı gerilimin azaltılması yoluyla bireyin algısının daha açık ve hassas olması, ayrıntıları fark etmesi sağlanır. Hedef transa geçmek değil, tam tersine 'uyanma'nın sağlanmasıdır.
Derslerin büyük kısmı yerde gerçekleştirilir. Ancak yerle temasın, seviye ve yönlerin değiştiği farklı birçok ders mevcuttur. Katılımcıların her aşamada kendilerini rahat hissetmeleri önemlidir. Sonuç değil süreç önemlidir. Kaliteli bir süreç mutlaka kaliteli sonuçlar doğuracaktır.
Amaç, bireyin fonksiyonlarının yeniden düzenlenmesi, kendisiyle bağlantıya geçmesi ve ben imgesinin geliştirilmesidir. Ancak bu sayede ‘farkındalık’ ve ‘öğrenme’ gerçekleşebilir. Genel olarak Hareket Yoluyla Farkındalık dersleri, bedenin çalışma ilkelerinin en temel düzeyde incelenebilmesine olanak tanımaktadır. Böylece kişi bedenini tanımak, yönlendirmek ve yeniden inşa etmek için ihtiyacı olan temel bilgiye sahip olabilecektir.
FONKSİYONEL ENTEGRASYON birebir dersler nasıl uygulanıyor?
“Öğrenme keyifli ve kolay olmalıdır. Aksi takdirde öğrenilen şey, nadiren bir alışkanlığa dönüşür ve kendiliğinden gerçekleşir.” M.Feldenkrais
Bire bir uygulanan Fonksiyonel Entegrasyon derslerinde eğitmen, önce katılımcının şikayetini veya ihtiyacını dinler, ardından katılımcının bedenine dokunarak çalışır. Bu dokunuşlar iki sinir sisteminin sohbeti denebilecek bir iletişim yaratır. Yine amaç, kişinin kendisiyle ilgili farkındalık yaşaması, fonksiyonların yeniden düzenlenmesi ve öğrenmedir. Bire bir dersler, daha çok özel ihtiyaca yöneliktir ve ortalama 45- 60 dakikalık seanslardır.
Uygulama yüksek ya da alçak olabilen, çalışma için özel tasarlanmış bir masaj masasında gerçekleştirilir. Derslerin büyük kısmı, sırtüstü, yüzükoyun ya da lateral yani yatay pozisyonlarda uygulanır. İhtiyaca göre oturarak ya da ayakta çalışmalar da dersin kapsamına alınmaktadır. FI alacak kişinin fizyolojik, psikolojik, sosyolojik özelliklerinin ne olduğu bu aşamada daha da büyük önem taşımaktadır. Genellikle her çalışmada kişinin özel bir ihtiyacına yönelik bir uygulama seçilir. Kişinin özel alanına saygı gösterilmesi ve bu duyarlılıkla yaklaşılması esastır. Bir diğer esas, kişinin kendini rahat ve gerilimsiz hissetmesine özen gösterilmesidir. Kişiye olmakta ve olacak olanları söylemek yerine onun fark etmesi ve ifade etmesine olanak tanınır. Verici ve alıcı arasında organik bir bağ kurulması söz konusudur.
“Davranış kalıplarımız içinde sabit olan tek şey, onların sabit olduklarına dair inancımızdır.” M. Feldenkrais
Neden Feldenkrais yapmalıyım?
“Ben esnek bedenlerin değil, esnek zihinlerin peşindeyim. Her bireye kendi insani saygınlığını geri kazandırmanın peşindeyim.” M. Feldenkrais
Modern yaşam, insanı giderek kendi özünden, doğal kurgusundan uzaklaştırdı. Beden önce makinelere teslim olup bazı fonksiyonlarını unutmuş, ardından gelişen teknoloji bedenin sanki tüm bağlarını ve işlevlerini elinden almış gibi. İletişimin biçimi değiştikçe, duygu, düşünce, duyular ve hareketlerimiz giderek bir ekranın karşısında uyuşmuş ve tekdüzeleşmiş bir hal almaya başladı. Şimdi kendimizle yeniden bağlantı kurarak, bedenin kendi kaynaklarını harekete geçirerek bütünlüğümüzü tekrar oluşturmaya ihtiyaç duyuyoruz.
İşte Feldenkrais Yöntemi çok yönlü ve zengin bakış açısı, insanın özüne ve kişisel alanına saygıyla yaklaşan bütüncül yapısıyla bu ihtiyacımıza cevap veriyor.
Yöntem bedenin öğrenme için en temel araç olduğu gerçeğinden yola çıkar. Nasıl hareket ettiğimiz, yaşamda nasıl ilerlediğimizle paralel olduğundan dersler, hareketiniz kadar düşünme, duygusal düzenleme ve problem çözme yeteneklerinizi de geliştirecektir.
Öğrenme ise sinir sistemiyle ilişkilidir. Sizin neyi öğrenmeye ihtiyacınız varsa sinir sisteminiz o parçayı bulur ve sisteme ekler. Bu açıdan her ders kişiden kişiye değişen etkilere sahiptir. Kazanımlar kişiye göre değişse de genel olarak şöyle sıralanabilir:
- Yeniden öğrenme yoluyla kaybedilen işlevlerin yeniden kazanılmasına, sinir sisteminin işlevlerinin düzenlenmesine yardımcı olur. Beden-zihin koordinasyonu sağlanır.
- Alışkanlıkların saptanmasına, değiştirilmesine ve/veya yeni alışkanlıklar edinilmesine yardımcı olur.
- Olanakların geliştirilmesi ve olasılıkların genişletilmesi ile hareket etme, düşünme, hissetme ve duyumsama açısından yaratıcı alternatifler üretilmesine, yeni yollar keşfedilmesine kapı açar.
- Kişinin ben-imgesi ve bireysel farkındalığının artmasına olanak sağlar. Fiziksel farkındalık; algı, bilinç ve öğrenme gibi becerilerde gelişmeye neden olur.
- Kas tonusu dengelenir ve kasların gerilimi azaltılır. Bedende hafiflik hissi uyanır.
- Nefes daha rahat ve düzenli bir hal alır.
- Azalan gerilim ve nefesin düzenlenmesi ses-konuşma araçlarının da gelişimine katkı sağlar.
- Kan dolaşımı rahatlar. Yüzde de renklenme ve canlanma gözlemlenir.
- Göz ve boyun kaslarındaki rahatlama ile gözler genişler, açılır, parlaklaşır.
- Kişi kendini rahatlamış ve daha iyi hissetmeye başlar.
- İskelet sistemi düzenlenir. Dengeli ve sağlıklı bir postür kendiliğinden oluşur. İskelet üzerindeki baskının azalması bir uzunluk ve hafiflik etkisi yaratır.
- Başın duruşu dengelenir, hareketleri serbestlik kazanır, ağırlık hissi azalır.
- Fizyolojik veya psikolojik temelli şikayetlerde azalma, düzelme gözlemlenir. Fiziksel ağrılarda azalma, bedensel engellere bağlı hareket kısıtlılığında olumlu yönde bir değişim gözlemlenir.
- Hareket olanakları gelişir, kişinin hareket kapasitesi artar. Sporcu ve sanatçılarda performansın artışına destek sağlar.
- Bilinçli hareket becerisinin gelişimi ile, basit kaza ve sakatlanmaların önüne geçilmiş olur.
- Bedenin efektif kullanımı aynı zamanda fiziksel yaşlanmanın ve yaşa bağlı dejenerasyonun yavaşlamasına, azalmasına imkan sağlar.